Bir leylek tarlaya baktığında neler görür? Yiyebileceği böcekleri ve kurtçukları görür. Yani ihtiyacı olan şeyleri görür. Bir arı aynı tarlaya baktığında neler görür? Bal yapmasına yarayacak olan çiçekleri görür. Yani ihtiyacı olan şeyleri… Bir kelebekte o tarlaya bakar ve polenlerini birbirlerine taşıyacağı çiçekleri görür yani ihtiyacı olan şeyleri. Leylek arı ve kelebek aynı tarlaya hatta aynı çiçeğe baktığında farklı şeyler görürler. Çünkü onların gözleri ihtiyaçları olan şeyleri görebilmelerine imkan tanıyacak şekilde organize olmuştur.

Bizler için de durum aynıdır. Çünkü bizim gözlerimizde yaşamaya ve tecrübe etmeye ihtiyaç duyar. Ve tecrübe edecek olayları ve kişileri hayatımıza girmesini sağlayacak şekilde beynimiz organize olmuştur. Bir ailede aynı aileye bakan iki çocuktan birisi onları çok sert ve acımasız olarak görürken, kardeşi aynı babanın disiplinli ve  çocukları için çaba gösteren birisi olduğunu düşünebilmektedir. Belki yine o babaya bakan eşi onun kendisini sevmediğini zannedebilir. Acaba bizim gözlerimizi ve dikkatimizi ihtiyacımız olan şeylere yönelten mekanizma nedir ? Nasıl işler?

Bizim hayatımızın içinde neleri ve kimleri görmemiz gerektiğini sağlayan şey doğmadan önce hazırlamış olduğumuz yaşam sözleşmemizdir.  Yaşam sözleşmemizin ne şekilde düzenleneceği ise deneyim ihtiyacı ve senaryosu tarafından yönetilir. Bu senaryo bize bir ev gibi fonksiyon göstererek bizim içgüdülerimizi yönlendirir. İçgüdülerimizde hormonlarımızı harekete geçirerek neleri ve nasıl görmemiz gerektiğini düzenler. Biz bütün bu süreci farkında olmadığımız için seçimleri kendimizin yaptığını ve kararları kendimizin verdiğini düşünürüz. Biz aslında neleri yaşayacağımızı bize bunları kimlerin yaşatacaklarını ve hangi tecrübeleri edinmemiz gerektiğini doğmadan önce planlıyoruz. Tıpkı bir film senaryosu gibi kare kare planlanmış ve diyalogları bile belirlenmiş olan bir hayatımız var. Ama bu durum bizi bir robot kılmıyor, çünkü yine bütün bu planlamayı biz kendimiz yapıyoruz.

Hayatımızda hiçbir şey yanlış, anlamsız ya da haksız değildir. Daraltılmış algılara sahip olarak yaşadığımız bu dünyada bütün bu gerçeklerin farkına varamıyor oluşumuz bu gerçeklerin mevcut olmadıkları anlamına gelmez. Çünkü biz bu dünyaya kararlar için vermedik kararlarımız doğmadan önce zaten verdik. 

Yaptığımız seçimlerin neleri yaşatacağımızın hangi olaylarla ve hangi kişilerle karşılayacağımızın kararlarını biz veriyoruz. Bütünsel düşüncenin farklı yorumu bu kararların veriliş dönemiyle ilgilidir. Biz bu kararları doğduktan sonra ve yaşarken vermiyoruz. Doğmadan önce ve bilincimiz tam olarak açıkken veriyoruz. Hayatımızda hiçbir şey yanlış, anlamsız ya da haksız değildir. Daraltılmış algılara sahip olarak yaşadığımız bu dünyada bütün bu gerçeklerin farkına varamıyor oluşumuz bu gerçeklerin mevcut olmadıkları anlamına gelmez. Çünkü biz bu dünyaya kararlar için vermedik kararlarımız doğmadan önce zaten verdik. Yani sevgiyi deneyimlemeye, gücü deneyimlemeye doğmadan önce karar verdik. Dünyada bulunmamızın sebebi de bu kararları neden vermiş olduğumuzu anlamaya çalışmaktır. Bu kararlar bizlere erdemlerimizi öğrenmemizi ve geliştirmemizi sağlar. Erdemler hafif düşüncelerdir. Bu hafif düşüncelerde yaşamımıza yer açtıkça bizim için hayat daha kolay olmaktadır. Bunları geliştirebilmek ve hem de verdiğimiz kararlarımızı anlayabilmek için kendimize tecrübeler yaratırız. Yani doğduğumuz an da bir kum yığını olan hayatımızı gideceğimiz yere taşırken geliştirdiğimiz yönlerimiz bizlere destek olmaktadır. O kumu istersek sırtımızda, istesek kova kova, istersek bir başka kişiye karşılığını vererek kamyon ile taşıtabiliriz. Seçimler bize aittir. Bu seçimleri yaparken de hem en yakınlarımızdan aldığımız bilgiler, hem atasal, hem de kollektif bilgiler bizi yönlendirmektedir. Yaşamı nasıl yaşayacağımız kısacası bizlere bağlıdır. Bizler kendimizin anlamlandıramadığımız o konfor alanından çıkabildiğimiz sürece yaşam bizim için başka bir döngüye girmektedir.

Bizler Thetahealing tekniği  ile destek veriyoruz. Yeni Çağ’da şifa, tezahür ve ruhsal gelişim için basit, pratik, erişilebilir ve gerçek bir yoldur. Aynı zamanda genetik bilgileriniz yolu ile bir sonraki nesillere bırakabileceğiniz en temiz mirasınız da olabilir… Sizin için mümkün olan şey ve en yüksek potansiyelinizi nasıl iyileştirebileceğiniz ve tezahür edeceğinizi anlatan bir tekniktir. Herkes kendi sezgisel yeteneklerini güçlendirebilir, acısını iyileştirebilir, ıstırabı dönüştürebilir ve yaşamda daha derin anlam kazanabilir. Theta Healing araçları, süreçleri hızlandırır, bedenleri ve kalpleri iyileştirir, zihni değiştirir ve sevgiye ilham verir.

Theta Healing, bir iyileştirme yönteminden daha fazlasıdır. İnsan bilincinin gelişmesi için canlandırıcı ve pratik bir kanaldır. Bu araçların uygulanmasıyla, bilinçaltında ölçülebilir sonuçlarla ani değişikliklere tanık olmak mümkündür. Beyin dalgalarımızı Theta’ya yavaşlattığımızda anında şifa toplayabilir, anlamlı bilgiler edinebilir, olumlu hisler aşılayabilir, sınırlayıcı inançları tespit edebilir ve çekebilir ve bilinçaltı zihinlerimizin bize karşı değil, bizim için çalışmasını sağlayan destekleyici programları benimseyebiliriz. Bilinçaltımızı yeniden programladığımızda, yaşadığımız gerçekliği değiştiririz.

Theta Healing’i kişisel bir çalışma olarak ya da kişisel ve profesyonel araçlar sunan Theta Healing Kurslarına katılarak tecrübe etmek mümkündür.Temel Kursun 2.5 tam gününde, içimize gömülü olan eski bilgileri uyandırıyoruz, sezgisel bir okuma yapmayı ve iyileşmeye nasıl şahit olacağımızı öğreniyoruz. Kilit inançları 4 farklı düzeyde tespit edip değiştiriyoruz ve hepimizin sonsuz yaratılış kaynağına doğrudan bağlı olduğumuzu ve herkesin hayatlarının açılımına aktif olarak katılmaya özgür olduğumuzu hatırlıyoruz.

Reyhan İldaş

 

Comments are closed, but trackbacks and pingbacks are open.