Röportaj: Güler Pınarbaşı
25 yıl önce başlayan eş ve çocuklarla genişleyen dostluğun bir meyvesini sunuyorlar bize; SiZe Bütünsel Yaklaşım adıyla. Kendi içsel yolculuklarında oluşan bilgi birikimlerini ve bu yolculukta karşılaştıkları uzman eğitmenlerle birlikte kasım 2015’te kapılarını ve gönüllerini bize açıyorlar. Ve amaçlarını; “Biz hayata Bütünsel Yaklaşım bakış açısı ile yaklaşan ve bu doğrultuda kişileri ve kurumları desteklemek için çeşitli çalışmalar yürüten bir kurumuz” diyerek tanımlıyorlar.
Sizi tanıyabilir miyiz; SiZe fikri nasıl gelişti, ismi nasıl kondu?
Sibel Yücesan :
Yirmi yedi senelik kurumsal hayatımın son on beş senesi Mercer Türkiye Ülke lideri idim . Bu süre içinde iki sene Polonya ve Çek Cumhuriyeti ülkelerinin sorumluluğunu da üstlendim. Kurumsal hayatımın son iki senesinde Orta Doğu, Hindistan ve Afrika bölgesi “çeşitlilik ” komite liderliğini çok severek yerine getirdim. Son sekiz senedir kurumsal hayatın ve ilave hayatların getirdiği stresle baş etmeyi öğrenmek adına kendimi kişisel gelişimin derin konularında buldum. Reiki master derecesine ulaştım ve Access Bars uygulayıcısı oldum. Koçluk eğitimimi tamamladım. Son 4 senedir topluma değer katma konusunda hevesli ve aktif bir sivil toplumcuyum ve bundan gurur duyuyorum. PWN (Professional Women Network) İstanbul kurucu Yönetim Kurulu üyesiyim Mart 2016 da başkan seçildim. Toplumsal cinsiyet eşitliğini desteklemek adına çalışmalarda bulunuyor, iş hayatındaki kadınlara mentorluk yapıyor, kadının toplum içinde ilerlemesi ve gelişmesi konularına kafa yoruyorum. Mercer öncesi, YES ‘de danışman ve eğitmen olarak daha önce de Wella’da sırasıyla ürün müdürü ve pazarlama yöneticisi olarak çalıştım. Saint Benoit lisesinden sonra, Boğaziçi Üniversitesi Kimya Mühendisliği ve Strathclyde Universitesi ( Glasgow) MBA eğitimimi tamamladım.
Zeynep Balcı:
İş hayatında olduğum yıllar içinde hep psikoloji ile ilgili işler yaptım. Mesleğimi hep sevdim. Hem kendimi tanımak hem de başkalarının kendini tanıma süreçlerinde onlarla birlikte çok yol kat ettim. Bu yolculuklarda farklı alanlarda öğrendiklerimi alet çantama koydum, hep merak ettiğim konularda eğitim alıp kendimi geliştirdim. Psikolojik Danışman, kariyer danışmanı, kişisel gelişim uzmanı, bireysel ve takım koçu olarak bir çok kişinin hayatına dokundum. SoulCollage®, Points Of You™, Access The Bars®, RealBalance Wellness & Health Coaching, Eurasian Gestalt Coaching, TCI Team Coaching Facilitator, CTI – The Coaches Training Institute tarafından verilen sertifikasyonlara sahibim.
Bizim 25 yıllık dostluğumuz var. Eşlerimiz çocuklarımız da bu dostluğun bir parçası. 2015 başında hayallerimizin bir amaca dönüşmesiyle yolculuğumuz başladı. Sonrası hummalı bir çalışma . Fizibilite, lokasyon, kadro oluşturma, şirket kurulumu derken SiZe olarak kapılarımızı ve gönlümüzü Kasım 2015’ de açtık.
Her ikimiz de kendi iş ve sosyal çevresinde ki birey ve kurumların, iyi olma halini bulma ve sürdürmede güvenebilecekleri bir yer aradığını seziyorduk. Bu sezgimizi yoğurduk, büyüttük ve SiZe’ye dönüştürdük. SiZe, hem bizden size verebileceklerimizi bir araya getirme anlamında hem de isimlerimizin birleşmesinden oluşuyor. Çok severek benimsedik.
SiZe’nin yolculuğu nasıl başladı ?
Biz hayata Bütünsel Yaklaşım bakış açısı ile yaklaşan ve bu doğrultuda kişileri ve kurumları desteklemek için çeşitli çalışmalar yürüten bir kurumuz.
Bu yolculukta 2015 yılında Şişhane’de açtığımız merkez ile hem bireylere hem de kurumlara hayata bütünsel bir yaklaşımla çok çeşitli çalışmalar sunmaktayız. Bütünsel Yaklaşım; kişinin fiziksel, zihinsel, duygusal ve ruhsal alanlarda farkında ve bir bütün olarak dengede yaşamasını ifade eder. Bizim inandığımız sadece iyi bir kariyere sahip olmak, iyi bir insan olmak ya da iyi görünmek değil bunların mükemmel dengesidir. Kurumumuzda güçlü bir ekiple birlikte bütünsel yaklaşımı destekleyen, çeşitli programlar sunuyoruz. Tüm programlar yüksek nitelikli ve sertifikalı uzmanlar tarafından yürütülmektedir. SiZe Bütünsel Yaklaşım sunan yenilikçi, dengeli, yaratıcı, keyifli, enerjik ve paylaşımcı olmak ana hedefimiz.
Bu yolculukta sizler nasıl bir süreçten geçtiniz? Sancı çektiniz mi; kapılar açık, kapalı ya da dar mıydı?
Her yolculukta zaman zaman rahat eder zaman zaman sancılar çekeriz. Sonuçta hepsinin bütünün iyiliği için olduğunu fark ettiğimizde yolumuza güvenle devam ederiz. Biz, SiZe için yola çıktığımızda yeni limanlara yelken açtığımızı biliyorduk ancak kendi tecrübemize, sezgilerimize, yeteneklerimize ve çevremize güvenmek istedik. Bunun yanı sıra esas değer katan sevdiğiniz ve inandığınız konuda girişimci olmak, az kaynakla çok iş yapabilme de yaratıcı olmak, motivasyonunuzu ve kişisel iyi olma halinizi iyi yönetmek, riske edebileceğiniz kaynağın ne olduğunun bilincinde olmak. Biz aslen sonumuzdan çok yolumuz hayırlı olsun diyerek başladık. Girişimcilik bir yolculuk ve bu yolculuktaki deneyime güvenmeyi ve zevk almayı bilmeyi seçtik. Girişimcilikte akıl hocalarınız, mentorlarınız olmalı. Biz ortaklık yapısını tercih ettik, birbirimizi çok iyi tamamlıyor ve destekliyoruz. Sinerji yaratabileceğiniz ortak veya stratejik işbirlikleri girişimciliğin olmazsa olmazları. Eğitmen kadromuzda herkesin fikir geliştirmede uygulama da desteği büyük oldu ve devam ediyor. Çoğunu bu yolculukta tanıdık ama kısa sürede iyi birer yol arkadaşı olduk.
Kadınlarla ilgili daha yoğun çalışmalarınız var. Neden özellikle kadınlar?
Sibel Yücesan: SiZe ‘de kadın kadına çemberlerini ücretsiz yapıyoruz. Paylaştıkça ortak konular özelinde çoğalıyoruz. Birbirimize iyi geliyoruz. Şahsi olarak kadın konularında ilgim 4 sene önce bir STK girişimiyle başladı. Şu an SiZe’nin yanı sıra PWN-Professional Women Network İstanbul’un da başkanlığını yürütüyorum. 330 üyemiz var. Kadın konusu yaşadığımız coğrafyanın en önemli konusu. Kadını bütünsel olarak güçlendirebilirsek pek çok farklı sorunu halletmiş olacağız. Ayrıca kadınlara ve üniversite gençlerine de mentorluk yapıyorum.
Zeynep Balcı: Goldman Sachs tarafından yürütülen ve Türkiye’de Özyeğin Üniversitesi’nde gerçekleştirilen 10.000 Kadın Projesinde 4 sene kadın girişimcilerle takım koçu olarak birlikte çalışma şansı yakaladım. Bu çalışma benim kadınlarla birlikte daha fazla üretmemi tetikledi ve bu devam eden bir süreç oldu. Kadın kadına olunca konular ortak, paylaşımlar derin ve değişimler etkileyici oluyor. Ben de çok öğreniyorum ve besleniyorum.
Sizin bütünsel yaklaşım becerilerini geliştirmek için yola çıkacak kişilere önerileriniz neler olacaktır?
Her şey farkındalık ile başlıyor. Bizim merkezimize gelen kişilere öncelikle farkındalık konusunda yardımcı oluyor, koçluk, testler gibi araçlarla önce mevcudu sonra gitmek istedikleri yolu onların görmesini sağlıyoruz. Sonrasında tek gereken uygulama ve devam ettirme. Değişim dönüşüm çok kolay olmuyor. Bu süreçte olan kişiler SiZe’deki pek çok uzmanın öğretilerinden, pratik uygulamalarından yararlanabiliyorlar. Biz teoriden çok uygulamayla hayatı hep birlikte öğrenerek, olma ve yapma halimize sahip çıkıyoruz.
En çok unutulan alan bedenimiz, önceliğimizi genelde zihinsel işlere veriyoruz ve zamanımızı yapmamız gerekenleri bitirmek için kullanıyoruz. İstanbul’da zaman hırsızı. Kişilerin kendilerine zaman ayırması, beden pratikleri yapmaları, 10 dakika da olsa sessiz bir ortamda tek başlarına kalıp farkındalıklarını kendilerine döndürmelerini desteklemeye çalışıyoruz. Bütünsel yaklaşım bakış açısını hayatınıza kattığınızda bize her bir alan sinyaller gönderip zaten dengelenme için neye ihtiyacımız varsa dile getiriyor. Yeter ki biz bu sinyalleri fark edelim. Baş ağrımız, dizimizdeki bir sorun, unutmalarımız, geç kalmalarımız, küsmelerimiz gibi……
“Bu yaşıma kadar en önemli fark ettiğim şudur ki; …” diyebileceğiniz en özel bir olayınız var mı?
Sibel Yücesan: Genetiğimizi, çevremizi çok kontrol edemiyoruz ama nasıl bir hayat sürmek istediğimize kendimiz karar veriyoruz. Hayat boyunca mutlu olmada iyi olmada süreklilik sağlamak belki zor ama durumu düzeltmek adına yapılabilecek çok araç var. Bunları öğrenmek varlığından haberdar olmak bile yaşam kalitemizi, sorunlarla başa çıkma becerimizi etkiliyor.
Zeynep Balcı: Olaylara geniş açıdan ve biraz yukarıdan bütün olarak bakınca, baş etmek kolaylaşıyor. Galata Kulesi’ne çıkıp İstanbul’a yukarıdan bakınca bunu hissetmiştim ve çok etkilenmiştim. Bir de ne geçmiş, ne gelecek her zaman şimdi benim odağım. Şu anda kalınca her zaman motivasyonumu arttıracak bir güzellik yakalayabiliyorum ya da ilerlememi sağlayacak bir anlam görebiliyorum.
Sizin bütünsel yaklaşımda önceliğiniz nedir?
21. Yüzyılda hayatımız çok daha hızlandı ve farklılaştı. Artık daha az hareket ediyor, daha hızlı yiyor, daha az arkadaşlarımızla birlikte olup, daha az bir durup ne hissettiğimizi anlamaya çalışıyoruz.
SiZe Bütünsel Yaklaşım ile kişilerin hayatlarında kendilerine çizdikleri sınırların dışına çıkıp, yaşamayı arzu ettikleri hayatı tekrar tasarlamaları ve hayata geçirmeleri için ilham veriyoruz. Bütünsel Yaklaşım ile hayatımızın duygusal, fiziksel, ruhsal ve zihinsel alanlarında yaratacağımız dengeye inanıyoruz ve bu dengenin kalıcı sağlık ve iyi olma halini desteklediğini biliyoruz.
Sizi de bu yolculuğa davet etmek istiyoruz.
Yurt dışını takip ediyor musunuz? Bu konularda Dünya ile Türkiye’nin yaklaşımı ile nasıl bir fark görüyorsunuz?
Yurtdışını sürekli takip ediyoruz. İşimizi kurarken mesela mindfulness konusunda İngiltere’de bir firma olan Mindfulness at Work ile lisans anlaşması imzaladık eğitimlerini aldık. Welness ve well being konuları Amerika, İngiltere , Avustralya’da çok gelişmiş. Türkiye’de de insanlar artık bu konulara önem veriyor ve kaliteli, bilgili uzmanlara başvurmak istiyorlar. Bu işlerin merdiven altı olmaması her işte olduğu gibi eğitimini, sertifikasyonunu tamamlamış kişilerin hizmeti sağlıyor olmasını önemsiyoruz.
Yurt dışında çalışmalarımızla ilgili seminer, konferans ve inzivaları da (retreatler) takip ediyoruz. 2016 sonundaki Mindful Leadership Summit katılmak istediğimiz bir kaç konferanstan bir tanesi.
Peki, SiZe Bütünsel Yaklaşım kapsamında hangi bilgileri paylaşıyorsunuz? Ve gelecek öngörüleriniz neler?
Bedensel, ruhsal, duygusal, zihinsel alanda pek çok atölye çalışması, birebir seanslar, eğitimler sunuyoruz. Konularımız arasında mindfulness, meditasyon teknikleri, zenergy, nefes çalışmaları, sanatla iyi olma, koçluk, sanatla ifade, SoulCollage®, Points Of You, yoga, reiki, Kavu Savant Sana gibi ruhsal çalışmalar, yazı ile iyileşme gibi pek çok konu ve teknik var.
SiZe Bütünsel Yaklaşım olarak, önemli bir hedefimiz kurumlarda çalışan bireyleri daha farkında, daha dengeli, daha bütüne odaklı ve daha iyi olmalarına destek olacak programlarla çalışan stresini hafifleterek, kurumun daha zinde ve etkin olmasını sağlayacak araçlar sunmak. Sloganımız “iyi ol iyi yönet” zira iyi olmazsak ne kendimizi, ne ekibimizi, ne şirketimizi ne de hayatımızı iyi yönetemeyiz. Şirketimiz henüz çok yeni bir oluşum. Kurumsal alanda yapılabilecek çok şey olduğunu fark ettik. Hedeflerimiz arasında tabii ki büyümek çoğalmak kurumlarda mindfulness, wellness gibi kavramları yaygınlaştırmak ve kurumsal wellbeing konferansı düzenlemek var.
Başka eklemek istedikleriniz var mı?
Bizim için tanışmak, güven yaratmak ve sürdürmek önemli. İnsanların hayatlarının tek bir eğitime katılarak değişmediğini biliyoruz, bazen değişmeden öğrenmek de değerli olabiliyor. Biz fark ettirmek ve ilham vermek için varız. Her yolculuk tanık ister. Yolculukta tek başımıza olsak bile fotoğraf çekeriz, gördüklerimizi başkalarına anlatmak isteriz, ya da süreci yazarız. Biz kişilerin çıktıkları yolculuklara eşlik ediyoruz. Bu yolculuğa hazır olan ya da nasıl başlayacağını bilemeyen herkesi SiZe’ye bekleriz.