Yıllar önce Anadolu’da küçük bir köyde bir çiftçi köydeki tefeciden önemli bir miktarda borç para almak talihsizliğini yaşadı. O yıl havalar iyi gitmediğinden iyi ürün elde edemeyen çiftçi senetle tefeciden almış olduğu borcu ödeyememektedir.
 
Gayet çirkin ve yaşlı olan tefeci, alacağından dolayı çiftçinin genç ve güzel kızı üzerine hayaller kurmaya başlar. Bu  masumane(!) niyetle çiftçiye bir pazarlık teklif eder. Tefeci ”çiftçinin güzel kızıyla evlenebilirse çiftçinin borcunu unutacağını” söyler.
Hem çiftçi hem de kızı böyle bir tekliften korkmaktadır.
 
Böylece kurnaz tefeci aralarındaki sorunu bir şans çekilişinin belirlemesini önerir…
 
Tefeci onlara boş para çantasının içine biri siyah, diğeri beyaz olan iki çakıl taşı koyacağını anlatır. Daha sonra kız kendi şansı için çantadaki çakıl taşlarından birini çekmek zorunda kalacaktır. Bu durumda üç ihtimal ile karşı karşıya kalacaklardır:
 

 1) Eğer  kız çantadan siyah çakıl taşını çekerse, tefecinin karısı olmayı kabul edecek ve babasının borcu da silinecektir.

2) Eğer kız  çantadaki beyaz çakıl taşını çekerse, tefeciyle evlenmek zorunda kalmayacak ve babasının borcu da ödenmiş kabul edilecektir.

 
           3) Ancak…eğer kız çantadan  bir çakıl taşı  çekmeyi reddederse, babası hapishaneyi boylayacaktır.
 
Bu konuşmanın geçtiği esnada tefeci, çiftçi ve çiftçinin kızı, hep birlikte çiftçinin tarlasındaki çakıl taşları serpilmiş küçük bir yol şeridi üzerinde bulunuyorlardı. Konuşmaya devam ederlerken tefeci iki değişik çakıl taşını yerden almak için eğilir. Tefeci taşları yerden alırken dikkatli şekilde onu izleyen kız, ikisi de siyah olan çakıl taşlarını alıp çantanın içine koyduğunu farkeder.
 
Daha sonra tefeci, hiç bir şeyi farkettirmediğine inanarak kızın çantadan şansına bir çakıl taşı çekmesini ister.
 
Şimdi bir an için kendimizi o tarlanın içinde ayakta duruyormuşçasına hayal edelim. Biz o zavallı kızın yerinde olsak ne yapardık? Eğer o kıza bir tavsiyede bulunmak zorunda kalsaydık ona ne yapması gerektiğini söylerdik?
Dikkatlice bir analiz üç ihtimalin varlığını ortaya koyacaktır:
 
           1.Kız çantadan çakıl taşı almayı reddetmelidir.
 
           2.Kız çantanın içinde iki siyah çakıl taşı bulunduğunu gösterip tefeciyi bir sahtekar olarak teşhir etmelidir.
 
           3.Kız  çantadaki ikisi de siyah  olan çakıl taşlarından birini behemehal çekmeli ve böylece babasını borcundan ve hapiste yatmaktan kurtarmak için kendisini  feda etmelidir.
 
( Hikaye üzerinde adam akıllı durarak  iyice düşünüp taşınmak için bir süre  harcayalım… Yukarıdaki hikaye yanlı düşünme ile mantıklı düşünme arasındaki farkı  bizim değerlendirebilmemiz ümidiyle kullanılmaktadır.
 
Kızın içinde bulunduğu ikilem yahut açmaz, alışılagelmiş mantıklı düşünme yöntemi ile çözülemez. Kızın yukarıda zikredilen mantıklı cevapları seçmesi halinde ortaya çıkacak sonuçları bir kere daha  etraflıca düşünelim…
Kıza ne yapmasını tavsiye ederdiniz?
 
Biz kendi tavsiyemizi hazırlamakla uğraşırken kızın bu müşkül durumda bizden yardım almaksızın ne yaptığını  görelim… )
 
Kız, kaderine razıymışçasına, elini para çantasına sokup içinden bir çakıl taşını dışarı çıkarır. O taşın siyah mı yoksa beyaz mı olduğuna hiç bakmaksızın, rastgele bir sakarlık yapar ve çekmiş olduğu çakıl taşını çakıl taşlarıyla kaplanmış patika yol üzerine düşürür. Yere düşen çakıl taşı derhal diğer çakıl taşları arasında  kaybolur.
”Ya, ben ne kadar  da sakarım!” der kız. ”Amma hiç zararı yok. Ne farkeder ki… Kaybolan çakıl taşından dolayı çantanın içine bakarsan, benim hangi çakıl taşını çekmiş olduğumu söyleyebileceksin!…”
 
Kalan çakıl taşı -bittabi- siyah olduğundan, kızın beyaz çakıl taşını çekmiş olduğu kabul edilmelidir. Yine tefeci sahtekarlığını itiraf etmeye cüret gösteremeyeceğinden kız, kendisi için imkansız görünen  bir durumu aşırı şekilde üstün bir hale çevirmiştir.
 
Hikayenin ana fikri yahut özeti şudur:
 
Çoğu karmaşık gibi görünen problemlerin mutlaka uygun bir çözümü vardır. O  imkansız gibi görünen çözüm, sadece bizim düşünmeye teşebbüs etmediğimizdir.

 

 Paylaşım; Dr. Alper Kaya’nın gönderilerinden alınmıştır.

Comments are closed, but trackbacks and pingbacks are open.